Yeni Balkan Hikâyesi: Kosova, Kuzey Makedonya, Arnavutluk ve Karadağ’ın Yükselen Yolculuğu

Balkanlar, Türkiye’de çoğu zaman “yakın coğrafya, uzak gündem” olarak kalıyor. Oysa Kosova’dan Kuzey Makedonya’ya, Arnavutluk’tan Karadağ’a uzanan hat; hem Avrupa Birliği’nin büyüme planlarının, hem de Türkiye’nin yeni yatırım ve dış ticaret stratejisinin merkezine yerleşmiş durumda. Genç nüfus, hızlı kentleşme, enerji ve altyapı projeleri, artan turizm ve Türkiye ile derin tarihî bağlar… Bütün bunlar, bölgede sessiz ama güçlü bir dönüşüm oluşturuyor.

Bu yazımda, Balkanlar’ın bugününü ve geleceğini; sahadan gelen gözlemlerle, güncel veri ve projelerle bir araya getirerek anlatmaya çalışacağım.


1.Balkanlar’da Yeni Dönem: AB Büyüme Planı ve Yatırım Dalgası

Batı Balkanlar (Arnavutluk, Bosna-Hersek, Kosova, Karadağ, Kuzey Makedonya, Sırbistan) uzun süredir Avrupa Birliği’ne aday veya potansiyel aday ülkeler. Son yıllarda bu süreci hızlandırmak için AB, “Growth Plan for the Western Balkans” adıyla yeni bir büyüme planı açıkladı. 2024–2027 dönemini kapsayan bu plan, 6 milyar avroluk bir Reform ve Büyüme Fonu içeriyor; bunun 2 milyar avrosu hibe, 4 milyar avrosu uygun koşullu kredi.

Amaç net:

  • Batı Balkan ekonomilerinin önümüzdeki 10 yılda iki katına yakın büyümesini desteklemek,

  • Bu ülkeleri AB Tek Pazarı’na daha fazla entegre etmek,

  • Ulaştırma, enerji, dijital altyapı ve yeşil dönüşüm projelerine hız kazandırmak.

Dünya Bankası ve OECD verileri, bölgenin 2021’de %7,9 gibi güçlü bir büyüme yakaladıktan sonra 2022–2023’te küresel krizler nedeniyle %3’ler seviyesine gerilediğini, ancak 2025 sonrasında yeniden ivme kazanmasının beklendiğini gösteriyor.

Kısacası: Balkanlar hâlâ kırılgan, ama rotasını net biçimde Avrupa’ya ve yeni yatırımlara çevirmiş durumda.


2. Kosova: Genç Cumhuriyet, Hızlı Dönüşüm

2.1. Prizren’in Taş Sokaklarından Pristina’nın Modern Siluetine

Kosova, Avrupa’nın en genç devletlerinden biri. Nüfusun önemli bir kısmı 30 yaşın altında. Başkent Priştine’de kahve zincirleri, modern iş merkezleri ve kalabalık bulvarlar; sadece birkaç saatlik mesafedeki Prizren’de ise Osmanlı izleri taşıyan taş köprüler, camiler ve dar sokaklar aynı ülkede buluşuyor.

Bu genç nüfus, ülkenin en büyük avantajı. Aynı zamanda işsizlik ve göç baskısı anlamında en büyük sınavı.

2.2. Yatırımlar ve Türkiye ile Ekonomik İlişkiler

Türkiye, Kosova’nın en önemli yatırımcıları arasında. Enerji, bankacılık, telekom, sağlık ve özellikle altyapı projelerinde Türk şirketlerinin imzasını görmek mümkün. Priştine Adem Yaşari Havalimanı’nın işletmesini de bir Türk şirketi (Limak Holding) yürütüyor.

İki ülke arasındaki ticaret hacmi 2023’te 785 milyon dolara ulaştı. Türkiye’nin hedefi, bu hacmi kısa vadede 1 milyar dolara taşımak.

Türk firmalarının Kosova’da üstlendiği altyapı projelerinin toplam tutarı 1,5 milyar avro seviyesinde; bu projeler binlerce kişiye istihdam sağlıyor.

2.3. Yolcunun Gözünden Kosova

Seyahat edenler için Kosova, hâlâ “keşfedilmemiş bir Balkan durak noktası”. Priştine’de modern kahve kültürü; Prizren’de ise taş köprüler, Şadırvan Meydanı ve kaleye çıkan yoldaki manzara, adeta geçmiş ile bugünü yan yana getiriyor. Fiyatlar hâlâ bölgedeki pek çok destinasyona göre uygun, bu da özellikle genç gezginler için büyük avantaj.


3. Kuzey Makedonya: Köprülerin Ülkesi

3.1. Üsküp’te Tarih, Ohrid’de Huzur

Kuzey Makedonya, Balkanlar’ın “geçiş ülkesi” değil, kelimenin tam anlamıyla bir köprü. Üsküp’te Taş Köprü ve Vardar Nehri etrafında şekillenen şehir silueti; hem Osmanlı mirasını hem de yeni dönemin anıtsal projelerini bir arada sunuyor. Ohrid Gölü ise ülkeyi bir anda Akdeniz sakinliğine taşıyor.

3.2. Ekonomi, Yatırım ve Türkiye ile Ticaret

Türkiye ile Kuzey Makedonya arasındaki ticaret hacmi, son yıllarda istikrarlı biçimde büyüyor; 2023 itibarıyla 1 milyar dolara yaklaşan bir hacimden söz ediliyor.

Türk şirketleri ülkede bankacılık, inşaat, sağlık, havaalanı işletmeciliği, tekstil, eğitim, süt ürünleri ve sigorta gibi farklı sektörlerde faaliyet gösteriyor. Toplam yatırımlar 1,3 milyar dolar seviyesinde ve yaklaşık 5.000 kişiye istihdam sağlıyor.

Kuzey Makedonya, yatırımcılar için cazip vergi oranları, stratejik konum (AB’ye komşu, aday ülke) ve serbest ticaret anlaşmalarıyla öne çıkıyor. Bu da Türkiye’den hem üretim hem de lojistik açısından ciddi bir ilgi çekiyor.


4. Arnavutluk: Adriyatik’ten Enerji Koridorlarına

4.1. Tirana’nın Renkli Yüzü

Tirana, son 10–15 yılda adeta yeniden boyanmış bir şehir. Eski sosyalist blok binalarının renkli cepheleri, geniş meydanlar, kafeler ve genç nüfus; kente enerji katıyor. Adriyatik kıyısındaki Durrës ve güneydeki Saranda–Ksamil hattı ise Arnavutluk’u “yeni Akdeniz tatil rotası” hâline getirmiş durumda.

4.2. Yabancı Yatırımlar ve Enerji Projeleri

Arnavutluk, özellikle son yıllarda enerji ve altyapı alanında yoğun yabancı yatırım çekiyor. FDI (doğrudan yabancı yatırım) girişleri yıllık yaklaşık 1 milyar dolar seviyesinde seyrediyor; enerji ve altyapı projeleri bu tutarın önemli bir kısmını oluşturuyor.

4.3. Türkiye–Arnavutluk Ekonomik İlişkileri

Türkiye, Arnavutluk’un en önemli ticaret ortaklarından biri. 2024’te Türkiye’nin Arnavutluk’a ihracatı yaklaşık 925 milyon dolar olarak kaydedildi.

İnşaat, enerji, sağlık, perakende ve tekstil alanlarında faaliyet gösteren çok sayıda Türk şirketi; hem sahadaki yatırımlar hem de istihdam açısından Arnavutluk ekonomisinde önemli bir rol oynuyor. Arnavutluk’un Türk yatırımcılar için cazibesi sadece ekonomik değil; kültürel yakınlık ve vizesiz seyahat de iş ilişkilerini kolaylaştırıyor.


5. Karadağ: Küçük Ülke, Büyük Turizm Potansiyeli

5.1. Kotor Körfezi’nden Podgorica’ya

Karadağ, yüzölçümü küçük ama marka değeri hızla büyüyen bir ülke. Adriyatik kıyısındaki Kotor Körfezi, UNESCO listesinde yer alan tarihi şehirleri, dar sokakları ve kıyıya yaslanmış dağlarıyla son yıllarda kruvaziyer turizminin ve butik seyahatin gözdesi.

5.2. Ekonomi, Ticaret ve Türkiye’nin Rolü

Türkiye ile Karadağ arasındaki ticaret hacmi, hedeflenen 250 milyon dolarlık seviyeye doğru kademeli olarak ilerliyor

Mobilya, mücevher, hazır giyim gibi kalemlerde Türk ihracatı öne çıkarken; Karadağ’dan Türkiye’ye de daha sınırlı ama artan bir ihracat söz konusu. Karadağ, özellikle turizm ve gayrimenkul alanında yabancı yatırımcıların ilgisini çekiyor; Türkiye’den bireysel yatırımcılar da kıyı bölgelerinde gayrimenkul alımlarıyla bu trende katılıyor.


6. Türkiye ve Balkanlar: Tarihî Hafızadan Stratejik Ortaklığa

6.1. Tarihî Bağlar ve Kültürel Yakınlık

Osmanlı döneminden kalan köprüler, camiler, hanlar ve mezarlıklar; Balkan şehirlerinin dokusunda hâlâ çok belirgin. Türkçe kelimeler Arnavutça’dan Makedonca’ya, Boşnakça’dan Sırpça’ya günlük dile sızmış durumda. Türkiye’den giden bir yolcu için Balkanlar, hem “yurtdışı” hem de tanıdık bir mahalle hissi veriyor.

Bu tarihî hafıza, güncel siyasete de yansıyor. Türkiye, Balkan ülkelerinin toprak bütünlüğünü, barışını ve AB/NATO entegrasyon sürecini stratejik öncelik olarak görüyor.

6.2. Ticaret Rakamları ve Yatırım Haritası

Toplam rakamlar ülke ülke farklı olsa da tablo net:

  • Kosova: 2023’te 785 milyon dolarlık ticaret hacmi, kısa vadeli hedef 1 milyar dolar.

  • Kuzey Makedonya: Ticaret hacmi 1 milyar dolara yaklaşmış durumda; Türkiye ilk sıralardaki ticaret ortaklarından biri.

  • Arnavutluk: Türkiye’nin ihracatı 900 milyon dolar bandını aşıyor; karşılıklı yatırımlar enerji ve inşaatla büyüyor.

  • Karadağ: Türkiye’nin ihracatı 170–180 milyon dolar seviyesinde; hedef orta vadede 250 milyon dolar ve üzeri.

Bu tabloya, Türk müteahhitlerin altyapı projeleri, bankacılık, turizm ve enerji yatırımları da eklendiğinde; Balkanlar Türkiye için hem coğrafi olarak yakın, hem de ticari olarak stratejik bir bölge hâline geliyor.


7. Bölgenin Zorlukları: Genç İşsizlik, Göç ve Reform İhtiyacı

Elbette her şey güllük gülistanlık değil. Dünya Bankası ve diğer uluslararası raporlar, Batı Balkanlar’da üç temel kırılganlığa dikkat çekiyor:

  1. Genç işsizliği ve nitelikli beyin göçü:

    • Birçok genç, Almanya, İsviçre, İtalya ve Avusturya gibi ülkelerde daha iyi iş ve yaşam şartları arıyor.

  2. Yapısal reform ihtiyacı:

    • Yargı bağımsızlığı, yolsuzlukla mücadele, eğitim ve sağlık sistemlerinde reformlar, AB üyelik sürecinin de şartı.

  3. Demografik baskı:

    • Bazı projeksiyonlara göre, 2050’ye kadar bölgenin çalışma çağındaki nüfusu %20’ye varan oranda azalabilir. Bu da gelecekte iş gücü açığı riskini beraberinde getiriyor.

Bütün bu zorluklar, aynı zamanda yatırımcılar ve girişimciler için fırsat alanları da yaratıyor:

  • Mesleki eğitim, teknoloji ve yazılım, yenilenebilir enerji, lojistik, tarım teknolojileri ve turizm gibi alanlar, önümüzdeki yılların büyüme başlıkları olacak.


8. Türkiye İçin Balkanlar Ne İfade Ediyor?

8.1. Bir Ticaret Koridoru Olarak Balkanlar

Türkiye’nin 2023’teki toplam ihracatı 255 milyar dolar seviyesinde.Bu ihracatın önemli bir bölümü AB ülkelerine gidiyor ve yolun büyük kısmı Balkan koridorlarından geçiyor. Dolayısıyla Balkanlar, sadece bir pazar değil; Türkiye’nin Avrupa’ya açılan lojistik kapısı.

Demiryolu projeleri, otoyollar, liman yatırımları ve yeni enerji hatları; Türkiye’nin Balkan ülkeleriyle ilişkisini bir “komşu ziyareti”nin ötesine, stratejik iş ortaklığı seviyesine taşıyor.

8.2. Duygusal Coğrafyadan Akıllı Ortaklığa

Uzun yıllar Türkiye’nin Balkan politikası, daha çok tarihî ve kültürel bağlar üzerinden konuşuldu. Bugün ise bu bağlara; enerji, altyapı, savunma sanayii, finans ve teknoloji odaklı yeni bir iş birliği perspektifi ekleniyor.

Türk yatırımcılar için bu bölge,

  • AB ile uyumlu regülasyonlara yaklaşan,

  • İş gücü maliyetleri nispeten uygun,

  • Türkiye’ye kültürel olarak yakın,

  • Lojistik açıdan stratejik bir platform.

Balkan ülkeleri için ise Türkiye,

  • Güçlü bir üretim üssü,

  • Orta Doğu, Kafkasya ve Orta Asya pazarlarına açılan köprü,

  • Enerji, inşaat ve sanayi know-how’ı ile kritik bir ortak.


9. Seyahat Yazarı Gözüyle: Balkanlar’a Giden Yol

Seyahatyazari.com’da bu yazıyı okuyanlar için son bir not…

Balkanlar’a bir kez gittiğinizde, fark edeceksiniz:

  • Priştine’de içtiğiniz bir Türk kahvesi,

  • Üsküp’te Taş Köprü’den baktığınız Vardar manzarası,

  • Ohrid’de göl kıyısında gün batımı,

  • Tirana’da İskender Bey Meydanı’ndan yükselen şehir gürültüsü,

  • Kotor Körfezi’nde sabah sisinin dağlara tutunma şekli…

Hepsi size hem “evdeymişsiniz” hissini verecek, hem de yeni bir coğrafyanın kapılarını açacak.

Balkanlar bugün, geçmişle gelecek arasında ince bir çizgide yürüyen; bir ayağı tarih, diğer ayağı gelecekte olan bir bölge. Türkiye ile aralarındaki bağ ise her yıl yeni projeler, artan ticaret hacmi ve daha sık yapılan karşılıklı ziyaretlerle güçleniyor.

Belki de Balkanlar’ın en güzel tarafı şu:
Buraya yaptığınız her yolculuk, sadece yeni şehirler görmek değildir; aynı zamanda Türkiye’nin de geleceğini anlamak için yapılan bir keşif yolculuğudur.

İlginiz için teşekkürler,

Mahmut Sami Saka

05.12.2025

No Comments

Post A Comment