Son Dönemlerde Küresel Tedarik Zincirlerinde Yaşananlar , Yeni Düzen

“Koronavirüs Dönemi” sonrası eve kapanma önlemlerinin alındığı, işletmelerin kapandığı, üretimlerin durduğu ve insanların evden çalıştığı süreç , 2. Dünya Savaşı’ndan beri en büyük küresel ekonomik olarak ortaya çıkmaktadır.

Bilindiği üzere Çin hammadde tedariği zincirinde dünya ticareti üzerindeki etkisi bilinmektedir.

Virüsün ortaya çıktığı Wuhan bölgesi ise dünya çapındaki birçok büyük işletme ve küresel tedarik zinciri için kritik role sahip durumdadır. Süreç sonrası ekonomik ve tedarik zinciri ile birlikte bambaşka bir dönem başlamış durumdadır, deyim yerinde ise kartlar yeniden dağıtılmaya başlanmıştır.

Bu sürecin tüm dünyada ekonomiyi ve tedarik zincirlerini etkilemesi, küreselleşen tedarik zincirlerinin yanlışlarını ortaya çıkarmıştır.

 

Özellikle, maliyet düşürme stratejisi olarak uygulanan üretimin düşük maliyetli bölgelere kaydırılması, üretimin tekelleştirilmesine ve tedarik zincirinde ciddi sorunların ortaya çıkması durumunu gözler önüne sermiştir.

Bu durumla birlikte neler değişti onlara bakalım;

 

Karantina, evden çıkmama ve insanların kapalı alanlara girmek istememesi gibi sebeplerle birlikte online perakendeciliği hareketlendirmiş, hızla tüketilen bazı ürünlerin de lojistik yapısında değişimlere yol açmıştır

 

Fortune Global 500 listesindeki iki yüzden fazla işletme Wuhan bölgesinde olduğunu biliyor muydunuz?

 

Dun&Bradstreet (2020) verilerine göre, tüm dünyada 51.000 işletmenin bir veya daha fazla birinci seviye tedarikçisinin Wuhan bölgesinde olduğu belirtilmiştir.

Dünyanın en geniş 1.000 tedarik zincirinin Wuhan bölgesinde 12.000’den fazla tesise sahip olduğu tahmin edilmektedir

 

Bu süreç bize neler öğretti ,neler yapılmalı ?

  1. Tedarik mesafelerinin ve sürelerinin kısalması,
  2. Tedarikçi sayılarının arttırılması,
  3. Tedarikin daha sık aralıklarla ve daha küçük partiler halinde yapılması,
  4. Tedarik zincirlerinde bölgesel yeni ağlar kurulması,
  5.  Ticaret anlaşmalarının yeni tedarik zinciri ağlarına göre yapılması,
  6. Yeni tedarik zinciri ağlarına yönelik olarak yeni ticaret ve gümrük birliği alanları oluşturulması,
  7. Mevcut yabancı sermayeli yatırımların bir bölümünün Asya’dan yeni tedarik zinciri ağlarına yönelmesi,
  8. Yeni yabancı sermaye yatırımlarının azalma- sı, ancak yatırımların yine bölgesel tedarik zin- ciri ağları içinde yapılması,
  9. Ticaretin ve yatırımların finansmanında yeni tedarik zinciri ağlarındaki oyunculara ağırlık verilmesi
  10. Alıcı-tedarikçi ilişkilerinin sadece üretim değil, değer zinciri üzerinde genişletilmesi,
  11. Yurtiçinden tedarikin arttırılması,
  12. Kritik ürünlerde mutlak yurtiçi tedarik sağlanması (kendine yeterlilik),
  13. Yeni tedarik zincirlerinin oluşturulmasında güvenli ve yeşil üretimin ana kriter olarak kullanılması,
  14. Tedarik zincirlerinin dijital ağlar üzerinden kurulması,
  15. Tedarikte çevrim içi B2B’nin payının ve öneminin artması.

 

McKinsey Global Institute tarafından 2020 yılı Ağustos ayında hazırlanan bir çalışma küresel tedarik zincirlerinde yeniden yapılanma halinde sektörlerin sınır ötesi ticaretinde ne kadarlık bir ihracatın değişikliğe uğrayabileceğini hesaplamaktadır.

Sektörler için Tedarik Zincirlerinde Yeniden Yapılanma Öngörüleri

Tedarik Zincirlerinde Yeniden Yapılanmada Sektörlerin Tedarik Değişim Potansiyelleri (Tedarik Değişimi Olabilecek İhracatın Toplam Sektör İhracatlarına Oranı İtibariyle)

Küresel Tedarik Zincirinde Yeniden Yapılanmadan Faydalanabilecek Potansiyel Ülkeler

Küresel Tedarik Zincirinde Dönüşüm ve Türkiye İçin GZFT Analizi

Türkiye Lojistik merkezleri projesinden kısaca bahsedelim;

Yurtdışı lojistik merkezlerinin faaliyete geç- mesi için bir süredir Ticaret Bakanlığı öncü- lüğünde çalışmalar sürdürülmektedir. Ya- yımlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile açılabilecek olan Lojistik Merkezi sayısı altı ile sınırlandırılmıştır. Bu sebeple, lojis- tik merkezlerin konumunu, sektörlerimizin maksimum faydasını gözeterek belirlemek için, tüm İhracatçı Birlikleri ve Genel Sekre- terliklerle istişare edilerek süreç yönetilmiş- tir. Bunun yanı sıra, pandemi sonrası gelişen e-ticaretin önemi de göz önünde bulundu- rularak kurulması planlanan lojistik mer- kezlerinin gerek e-ticarete, gerekse genel ihracata uygun olması, ilgili ülkenin ihracat potansiyeli de hassasiyetle göz önünde bulundurulmaktadır.

 

Bu Süreçle Birlikte Neler Değişecek?

En temel olarak ;Üretimin düşük maliyetli olduğu ülkelerde yapılmasından vazgeçilerek endüstrisi güçlü ve sürdürülebilir ülkelerde yapılmasına daha sık rastlayacağız.

İşletmeler beklenmeyeni dikkate almayı ve buna göre strateji geliştirmeye başlayacak.

Bu dönem alternatif tedarikçiler oluşturmaya ,daha çok yerelleşmeye ve millileşmeye , lojistik ağı için daha kapsamlı yatırımlar yapmaya hız verecektir.

 

Makalemizi okuduğunuz için teşekkür ederim

Mahmut Sami SAKA

29.07.2021

 

Kaynak :TIM

No Comments

Post A Comment